Bir Kadın Cinayetinde Daha “İntihar” İddiası

gulsumcelik2222

Yaşadığı şiddet ve aldığı ölüm tehditleri nedeniyle kocası ve kocasının ailesiyle yaşadığı evi terk ederek ailesinin yanına giden ancak ‘barışma’ bahanesiyle geri getirilen 18 yaşındaki Gülsüm Çelik, geri dönüşünün üzerinden henüz birkaç saat geçmişken öldürüldü. Ancak cinayet bir kez daha, ‘intihar’ iddiası olarak kayıtlara geçerken. Gülsüm’ün ölümünden sorumlu kocası Mustafa Çelik ile babası Ahmet Çelik gözaltına alındıktan bir saat sonra serbest bırakıldı ve dava dosyasına gizlilik kararı konuldu.

Urfa’da çocuk yaşta evlendirildiği kocası ve kocasının ailesi tarafından tehdit edildiği ve şiddet gördüğü için ailesinin evine giden ancak karşılaştığı ‘Eşin döver de sever de… Çocukların var, evine geri dön’ baskısı sonucunda geri dönmek zorunda bırakılan Gülsüm, gidişinin üzerinden iki saat geçmişken kayınpederine ait silahla vurularak yaşamını yitirdi. Vurulmasının hemen ardından soğukkanlılıkla Gülsüm’ün ailesini telefonla arayan Ahmet Çelik, ‘kızınız intihar etti, gelip cenazenizi alın’ diyebildi. Üstelik her şey yaşananın bir cinayet olduğunu gösteriyorken…

Gülsüm’ün vurulduğu evin hemen yanında hastane ve sağlık ocağı bulunmasına rağmen hastaneye götürülmemesi, ambulans çağırılmaması ve komşuların ifadelerine göre, silah sesi geldikten 20-25 dakika sonra ailenin komşuları çağırması, olayın planlı bir cinayet olabileceği şüphelerini açıkça desteklerken ‘intihar’ görünümü verilen bir kadın cinayetinin daha üstü, dosyaya konulan gizlilik kararıyla örtülmeye; cinayetin sorumluları ise ceza almadan kurtarılmaya çalışıldı.   

Gülsüm Çelik’in ölümüyle ilgili olarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı’na cevaplandırmaları için soru önergesi sunan BDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane de, yaşananın cinayet olduğuna ilişkin ortada pek çok kanıt bulunmasına ve Mustafa-Ahmet Çelik adlı kişilerin, Gülsüm’ün ölümünde açık bir şekilde sorumluluklarının olmasına rağmen nasıl serbest bırakılabildiklerini; ayrıca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın davaya müdahil olup olmayacağını ve aile ile görüşerek iddiaların ayrıntılı olarak dinlenilmesi ve soruşturmada yaşanan ihmallerin tespit edilmesi için bir görevlendirme yapılıp yapılmayacağını sordu.

Yorumlara kapalıdır.