Posts Tagged ‘ev işleri’

Ev İşleri ve İdeoloji

Mutfak Cadıları Ağustos 2011

Ne zaman yeni  kadınlarla tanışsam ve konu ne zaman “kadınlar”a gelse kendimi mütemadiyen feminizmi savunurken buluyorum. Bu çok can sıkıcı bir durum. Böyle zamanlarda Wilhelm Reich’ın, “Asıl açıklanması gereken, neden aç insanın çaldığı ya da sömürülen adamın grev yaptığı değil, neden aç insanların çoğunun çalmadığı ve sömürülenlerin çoğunun greve gitmediğidir.” sözü geliyor aklıma ve feminist olmanın değil olmamanın açıklama gerektirdiği zamanları görebilecek miyim diye geçiriyorum içimden. Feminist olmanın gereksiz hale geleceği zamanları ise yalnızca düşleyebiliyorum.

Devamını Oku…

Anneannem

aan2Zeynep Kaçar

Anneannem göçmendi. Göçmek zorunda bırakılan bir ailenin üç kızından en güzeliydi. Savaş vardı. Savaş hep vardı. Savaş onun iste­ği dışında, hayalleri dışında, savaş onun kararları dışında vardı… Savaş hep var­dı. Kırım’ı hiç görmedi. Eskişehir’de doğup büyüdü. Babası zengindi. Fabri­kaları vardı. Babasının üç kızı, bir oğlu vardı. Üç kızdan sonra doğan oğlu, ba­basının en kıymetlisiydi. Anneannem Tatar güzeliydi. Kendi gibi güzel olanı sevdi ömrü boyunca. Güzele âşık oldu. Güzel olmak için yaşadı, güzel kaldı. İnsanlarla güzelse konuştu, güzel ol­mayanları yok saydı. Babası zengindi, babasının bir oğlu vardı. Umudu vardı. Büyük dayım sokakta öldü, kimsesizler mezarlığına gömüldü.

Babasının sevgili oğlunu babası dışında kimse sevmedi. Anneannem üç kızın ortancası, üç kızın en güzeli, Kırım’ın, Eskişehir’in ve son­ra Bursa’nın en güzeli oldu, öyle kaldı. Anneannem güzel olmak, güzel kalmak için yaşadı. Zengin babasının sunduğu rahata aldırış etmedi, terzi oldu. Güzel kıyafetler dikebilmek için terzi oldu. En güzel kıyafetleri dikti. Anneannem hiç çalışmadı. 20 yaşından 86 yaşına kadar dikiş dikti. Kaderi gereği, kocası da, ço­cukları da zevkten nasibini almamıştı, önce onları giydirdi, sonra kardeşleri­ni, onların kocalarını, çocuklarını. Ama en güzellerini kendisi için dikti, kendi giydi. Sinemalara gitti, yıldızları sey­retti, ne giymişlerse dikkatlice inceledi, o gece sabahlara kadar uyumadı, ertesi sabah, sinemadaki yıldızdan bin kat gü­zel uyandı. Aynı giysiler, aynı şapkalar, aynı makyaj…

Devamını Oku…