İstanbul Feminist Kolektif Basın Açıklaması 21 Temmuz 2012 – Fatih Şehit Tevfik Fikret Karakolu
Cinayet sürecine tanık olmayalım engel olalım.
Karakollar kadın katillerini engellemiyor.
Kadınlar öldürülmeye devam ediyor. Boşanmak istemesi ya da evi terk etmesi , yemek yapmaması ya da hep aynı yemeği yapması, hiç konuşmaması ya da çok konuşması, sağa bakması, sola bakması… kadınların öldürülmeleri için kadın olmaları yetiyor.
Kadınlar artık kendilerine karşı yürütülen bu savaşın farkındalar. Her gün 5 kadın öldürülüyor, yüzlerce kadın sakat kalıyor, yaralanıyor, yüzbinlerce kadın şiddet görüyor.
Kadınlar artık güle oynaya evlendikleri, sevdikleri adamların şiddetlerini kader kabul etmiyorlar. Karşı koyuyorlar, çevrelerine duyuruyorlar, polise şikayet ediyorlar. Boşanıyorlar ve yeni bir hayat kurmaya çalışıyorlar. Her gün onlarca kadın şiddet sarmalından kurtulmak için adım atıyor. Atmaya devam edecek.
Ancak yine de her gün aramızdan birileri canlarını yitiriyorlar. Yanı başımızdaki kadınlar kayıp gidiyorlar.
İstanbul’da da geçen hafta aynı gün içinde 2 kadin cinayeti birden işlendi. Mahmure Karakule Fatih’te, Zahide Feyzioğlu ise K. Çekmece’de öldürüldüler. İki kadin da şiddet görüyorlardi. Mahallenin, karakolun, konu komşunun, polisin bundan haberi vardı. Ancak şiddetin bilinir olması canlarını kurtarmadı. Cinayet sürecine tanık olmaktan başka.
İstanbul Küçükçekmece’de, 4 çocuk annesi eşi Zahide Feyzioğlu eşi Çetin Fevzioğlu’ndan bir hafta içinde iki kez dayak yedi. Eşinden korkan kadın kaymakamlığa başvurup koruma aldı. Arkadaşının evinde kalan genç kadın tahminen çocuklarını görmek için gündüz saatlerinde kendi evine döndü. Ancak kapıyı açtığında karşısında eşini buldu. Çetin Feyzioğlu mutfaktan aldığı bıçakla Zahide’yi öldürdü.
İstanbul Balat’ta 19 yaşındaki Mahmure Karakule kocası Zülfikar Bakır tarafından iki çocuğunun gözleri önünde 47 bıçak darbesiyle öldürüldü. Mahmure Bakır’ın akrabaları, kocasının kendisini öldüreceğini söyleyerek defalarca Fatih Polis Karakolu’na giden genç kadının kaale alınmadığını söylüyorlar. Son gidişinde polis memurları tarafından azarlanarak “ağza alınmayacak laflar” işittiği de söyleniyor. İddialara göre genç kadın, cinayet günü akşam saatlerinde hem hastaneye hem de karakola telefon ederek eşinin iyi durumda olmadığını, evden götürülmesini istemiş. Ambulans gelmiş, polis gelmemiş. Karakoldan gelen olmayınca da ambulanstaki yetkililer yardım edememişler.
Tıpkı Mahmure ve Zahide’ninkinde olduğu gibi artık kadın cinayetleri haberlerinin ayrılmaz bir parçası kadınların şiddetten korunmadığı..
‘savcılığın verdigi şiddetten koruma kararına rağmen’,
‘Şiddet gördüğü icin karakola başvurusu olmasına rağmen’, ‘sığınmaevinde kalıp bilinmeyen gerekçeyle (!) eve döndükten sonra’, ‘katil kocanın daha önce şiddet gösterdiği için uzaklaştırma kararı almasına rağmen’…. cümleleleri haberlerden eksik olmuyor.
Bakan Fatma Şahin tarafindan yaldızlı pakette sunulan yeni siddet yasasısının da kadınların can güvenliklerini korumaya katkısı olamadı. Kadınlar karakollara başvurdukları halde öldürülüyor.
Bugün buradayız! Mahmure’nin katili Zülfikar Bakır’ı engellemeyen, gelen ihbar telefonlarını ciddiyetle değerlendirmeyen Fatih Şehit Tevfik Fikret Polis Merkezi önündeyiz!
Ve diyoruz ki mahmure’nin katledilmesinden siz de sorumlusunuz. Bu vesileyle tüm yetkililere tekrar seseleniyoruz. 14 yaşında çocuk gelin olan, sürekli şiddete maruz kalan Mahmure’nin ölümünden siz sorumlusunuz.
Kadınlara aile propagandası yapmak, anneliği dayatmak, kürtaj yaptırmalarını engellemek, evliliğe teşvik ederek, evlilik ve ailenin kadınlar için ölüm, şiddet, baskı ve eşitsizlik yuvası olduğunun üstünü örtemezsiniz.
Herkese, öncelikle bütün kadınlara sesleniyoruz. Çevrenizde, mahallenizde bir şiddet tanıklığı yaparsanız, bu konuda bir şey yapmak için çabalayın. Unutmayın ki yanıbaşımızdaki birini kaybetmenin ağırlığı ömür boyu üzerimizde kalacak. Her gün şiddet yuvası aileden kurtulup hayatlarını kuran kadınlara bir yenisinin daha eklenmesi için dayanışmak ve karakolların ve devletin sorumsuzluklarını takip etmek için gücümüz birlikteliğimizde.