Sakine YALÇIN / Kasım 2010
Novamed ismi hepimize tanıdık gelmiştir. Bu isim, Antalya serbest bölgede 3 yıl önce yapılan kadın grevinin adresi. 2007′de 448 gün süren grevin ardından Petrol-İş işyerine girmişti. 45 ülkede fabrikası olan dev tekelin Türkiye işletmesinde, hamilelikler sıraya konuyor, tuvalete girenlere neden girdiğinin açıklamasını çizelgeye yazmaları dayatılıyordu.
Bu koşullara karşı yüzde 95′i kadınlardan oluşan fabrikada 448 günlük kıran kırana geçen grevden sonra kazanım elde edildi. Serbest bölgede gibi kapitalizmin en vahşi iş mekanlarından birinde elde edilen bu kazanım, sınıf hareketine büyük bir moral kaynağı olmuştu.
Sendika 3 yıllık sözleşme imzaladı ve içeri girdi, doğum sıraları vb. kalktı.
Aradan geçen 3 yıl, masal gibi geçmedi tabii ki. Bu süre zarfında pek bilinmese de Novamed’de örgütlenmeye yönelik baskılar devam etti.
Sendikalılar tek vardiyaya tıkıldı (fabrikada 3 vardiya var), yeni işe alınanlarla bağlantıları koparıldı, böylece sendikalaşmanın, kazanımların aktarılması engellendi. Bununla birlikte her yeni alınan işçiye sendika kötülenerek sendikaya üye olmama sözü alındı. Düzenli yapılan toplantılarda sendika konusunda sürekli tehdit edildi insanlar. Bunların çok büyük çoğunluğu şef referanslarıyla giren tanıdık işçiler..
Düzenli yapılan toplantılarda sendika konusunda sürekli tehdit edildi ve korkutuldu kadınlar. Hatta 2009 yılı içerisinde sendikal faaliyet yürüten bir işçi de iş hatası bahane gösterilerek atıldı.
Şimdilerde yeni sözleşme dönemi geldi, eldeki üye sayısı epey azalmış vaziyette, işçi alımları ise sürdürüldü. Yani Novamed’de yeni bir sözleşme yapılamaması ihtimali yüksek. Sendikanın sözleşmeye yönelik çalışması sürüyor ancak oldukça zorlu koşullarla yeniden karşı karşıya bulunuluyor. En ciddi sorun yeni işçilerin sendikal örgütlenmeyi bilmemesi, atılma korkusu ve şeflere duyulan minnet. Buna karşın yine de sendikasız işçiler, şu aşamadaki şartların da grevin kazanımı olduğunu biliyorlar.
Aynı zamanda çok ciddi sağlık sorunları devam ediyor. Gözlerimle görmesem inanmazdım, işçilerin nerdeyse hepsi savaş gazisi gibi.
Hepsinin, istisnasız hepsinin kol ağrıları var, bazıları ameliyatlık düzeyde. Sürekli sağ kolla iş yapıldığından sağ kolda şişme, his kaybı, kas yırtılması, boyun fıtığı, bel fıtığı vakaları var. Kafa sürekli aynı yöne baktığından ve başın oynatılması yasak olduğundan (!) boyun ağrıları felaket düzeyde. Her bantta birkaç işçi boyunluk, kol bandajlarıyla çalışıyor. İşçiler kol ağrısı yüzünden saçlarını dahi toplayamadıklarını, çocuklarını bile kucaklarına alamadıklarını söylüyorlar.
Grev sırasında bu dev tekele karşı uluslararası kampanyalar yürütülmüştü, kadın grupları oluşturulmuş, İstanbul’da bile standlar açılmıştı, gazetelerde çok sayıda haber çıkmış ve Novamed “epey kötü bir şöhrete” sahip olmuştu. Hatta mallarına yurt dışında boykotlar uygulanmıştı. Zaten 448 gün süren grevin başarısı da böyle sağlanmıştı. İşte şimdi yeniden zorlu bir sürece giren Novamed’de benzeri bir desteğin varlığı gerekiyor. Çünkü zorlu koşullarla fabrikaya giren sendikanın oradan bir daha çıkmaması ve bir örnek örgütlenme olarak yaşaması gerekiyor.
Bu konu hakkında hepimiz neler yapabiliriz, nerelere ulaşabiliriz, neler organize edebiliriz düşünürsek çok iyi olur. Gerçekten buna büyük ihtiyaç var, sözleşme sürecini bu nedenle uzun uzun yazdım. Hepimizin desteğiyle kazanılan bu kadın örgütlenmesinin yaşaması yine bizlerin desteğine ve ilgisine bakıyor diyorum sonuç olarak.
* Novamed fabrikasında yeni sözleşme yapılamadı.