Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu’nun çağrısıyla biraraya gelen kadınlar, 28 Haziran Perşembe akşamı saat 20.00’da Galatasaray’da buluşarak ‘bekaret, gebelik, kürtaj fişlenemez’ pankartıyla Taksim’e yürüdüler.
Yürüyüş sonunda yapılan basın açıklaması şöyledir:
Devletin, AKP hükümetinin, kadınların doğurganlık hakları üzerinde uyguladığı kadın düşmanı politikaların sonu gelmiyor. Özel hayat dâhil, kadınların hayatlarının bütününe sirayet eden uygulamalar ile kadınlar resmen devletin kontrolü altına sokuluyor. Biz kadınlar, hak mücadelemize devam ediyoruz ve devletin temel haklarımıza karşı başlattığı bu politikalara direniyoruz, kadın düşmanı politikaları teşhir ediyoruz.
Temel hak ve özgürlükler hiçe sayılarak başlanan bir uygulama daha, eril devletin, kadınların hayatları üzerindeki kontrol ve egemenlik kurma niyetini açığa çıkarmıştır.
Sağlık sistemi ile sosyal güvenlik kurumu nezdinde gerçekleştirilen uygulamalar ile, aile hekimleri, `kadınların gebelik testi yaptırıp yaptırmadığını`, `kürtaj olup olmadığını`, `neden kürtaj olduğunu`, gebeliğine ilişkin tüm süreçleri `GEBLİZ` denilen bir sistem üzerinden izlemeye alıyor.
Devletin ihlalleri burada da bitmiyor!
Hükümet, günde 3 kadının kocalar, babalar, erkek kardeşler, kısacası aile/ev içinden ve dışından erkekler tarafından öldürüldüğü bu topraklarda, kadının gebelik durumunu, doğurganlık hakları ile ilgili tüm bilgileri, babalara, kocalara, erkeklere sms ile gönderiyor, muhbirlik yapıyor. Böyle durumlarda, “kadınların hayatı” söz konusu olduğu halde!
Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki, Devlet`lerin yükümlülükleri açıkça kadınların yaşam hakkını, temel hak ve özgürlüğü olan vücut bütünlüğü hakkını ve özel hayatın gizliliği hakkını korumaktır. Oysa AKP hükümeti ve politikaları açıkça kadın cinayetlerinin kat be kat artmasının kapılarını sonuna kadar açacak olan uygulamalarına devam ediyor. Çünkü Başbakan 5 çocuk istiyor, çünkü bu hükümetin bakanları, milletvekilleri, `tecavüze de uğrasa doğursun` diyor, çünkü bu devlet kadınları eşit görmüyor, kendilerini kadınların hayatları, varlıkları üzerinde söz sahibi görüyorlar, onlara kamusal hayattan el çektirip, evlere hapsetmeye ve toplumsal hayatı erkeklerin egemenliğine bırakmaya, kadın bedenini nüfus, ucuz işgücü ve savaş politikalarına alet etmeye devam ediyorlar.
Kürtaj yasaklanmasa bile fiili olarak engelleniyor!
Kadınlar sağlık kuruluşlarına gittiklerinde, doğurganlık hakları ile ilgili olmasa bile, sağlık kuruluşları herhangi bir bilgi vermeksizin, kendilerinden habersiz bir şekilde gebelik testi yapıyorlar. Hekimler, `Kürtaj olup olmadığını`, `Neden kürtaj olduğunu` sorguluyorlar, bu bilgilerin tamamı sağlık bakanlığında fişleniyor. Sağlık bakanı, toplumsal ahlakı korumak adına, kadınların hayatları pahasına, kürtajı yasaklamak istiyor. Bu eril, muhafazakâr zihniyet, her ne kadar kürtaj süresi konusunda geri adım atmış gibi görünse de, biz kadınlar bu devlete, bu hükümete güvenmiyoruz. Hazırladıkları yasa taslağının kürtajı yasaklamıyor gibi görünse de fiili olarak kadınların kürtaja erişimini engelleyeceğini biliyoruz. Fiili engellere karşı susmayacağız ve alanlarımızı terk etmeyeceğiz.
VÜCUT BÜTÜNLÜĞÜMÜZE İLİŞKİN HİÇBİR BİLGİYİ, GEBELİĞİ, BEKÂRETİ, DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİNİ FİŞLEYEMEZSİNİZ, BİLGİLERİMİZİ MERKEZİLEŞTİREMEZSİNİZ, HASTAYLA DOKTOR ARASINDAKİ MAHREM İLİŞKİYE ÜÇÜNCÜ KİŞİ OLAMAZSINIZ, MÜDAHALE EDEMEZSİNİZ, BİLGİLERİMİZİ İFŞA EDEMEZSİNİZ!
Haklarımız için mücadeleye devam ediyoruz. Devlet, kadınların doğurganlık hakları ile ilgili her türlü bilginin gizli kalmasını sadece kadın ile hekim arasında kalacak şekilde bilginin hiçbir kişi ve kurumlara ulaşmamasını teminat altına almak zorundadır. Devlet kadınlar için güvenli, ücretsiz, kolay erişilebilir asgari 12 haftaya kadar kürtaj hakkını sağlamak zorundadır. Bütün doğum kontrol araçlarına erişimi, sosyal güvence kapsamı içerisinde ücretsiz, güvenli olacak şekilde, gizlilik teminatı ve etik ilkeler doğrultusunda sağlamak zorundadır. Kürtajda erkeklerin onayını alma uygulaması derhal kaldırılmalıdır. Doğurma kararı yalnızca kadınlara aittir.
İstediğimiz zaman istediğimiz kadar çocuk yaparız. Zorla gebelik, dayatılan annelik istemiyoruz!’
Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu